Türkçe English

EKOLLER

FYaratılan ve sürdürülebilen ekol, kurumun geçmişi, başarı hikayeleri,  gelenekleri, kuralları, yüklendiği misyonu, sosyal sorumluluğu, sektördeki varlığının değeri, kendine has kültürü, çalışanlarına karşı taşıdığı sorumlulukları ve geleceğe yönelik akım ve fikirleri ile nitelikli işgücü açısından cazibeli ve çekim yaratan bir işletme olma yönünde gösterilen çabaların bir sonucudur.  Koç, Sabancı, Eczacıbaşı, Zorlu, Yaşar, Anadolu Endüstri, Alarko Topluluğu, Ciner Grubu,  Doğan Holding, Doğuş Holding, Borusan gibi isim prestiji yüksek, büyük ve oturmuş Holding''lerde bu ekolü görmek ve yaşamak mümkün.

Bu ekolün en önemli göstergesi; işgücü yönünden baktığımızda, kurumsallaşmaya olan yatkınlık, özen, liderlik anlayışı, sonraki nesilleri yetiştirme ve hayata hazırlama sorumluluğu ve profesyonellik'dir. 
Her işletmenin kendine özgü bir ekolü vardır. Ancak alt yapısı oturmuş büyük ölçekli yapılarda bu ekolü daha iyi anlamaktayız. Tüm bu yapılar eğitim ve deneyim kazanma için bir okul niteliğindedir. Bu tür ekollerin ülke ekonomisine, işgücüne ve istihdama ciddi boyutta katkılarını görmekteyiz.

Ekol sahibi grupların,  yapısına yakın nitelik gösteren ve uygun olan işletmeler, belli ekole ait  geçmişi olan yöneticilere ilgi duymaktalar ve birlikte çalışmak istemekteler. Bu ekolden gelen yöneticiler kurumsallaşma alanında çok şeyler yaşamış, sıkıntıyı, krizi yönetmiş, protokolü bilen,  temsil kabiliyetleri yüksek, imajları yüksek profesyonellerdir. Bulundukları işletmeye çok değer katmaktadırlar.

Ekol zamanla oluşturulur, zamanla kabul görür. Hiçbirşekilde hızlı gelişmez. Tamamen ekolojik ve doğal anlamda kendi kendine gelişir. Bazı ekoller çok ortadır ve bilinir. Her yaşayan işletmenin kendine özgü bir ekolü ve kültürü mutlaka vardır.

Firma tarafından ekol oluşturabilmek için;

  • Üstlendiği misyonun içeriği önemlidir.
  • Sahip olduğu işgücünün sürekli geliştirilmesi gerekir
  • Motivasyon kaynaklarını sürekli canlı tutmak gerekir.
  • Ekol oluştururken işin başında bulunan lider ve yöneticiler çok önemlidir.
  • Nesillerden nesillere geçişlerde, edinilen kültürün ve değerlerin, doğru şekilde aktarılması ve benimsetilmesi gerekir.
  • Etik olma, adalet, istikrar, açıklık, güven, dürüstlük kavramlarının tüm çalışanlara yayılması ve bu değerlerin benimsetilmesi önemlidir.
  • Firma imajının sürekli gündemde tutulmalı
  • Üst düzey yöneticilerin başarılarının ve yaklaşımlarının sürekli gündemde tutulmalı
  • Sosyal sorumluluk projelerine destek verilmeli

 
Ekollerde, geçmişten bugüne değişim elbette yaşandı. Ancak bu değişim her zaman ve gitgide pozitif yönde oldu. Yeni ekonomiye ve gelişen teknolojiye bağlı olarak yönetim şekilleri değişti. İnsan Kaynakları uygulamaları çok daha efektif ve sonuç odaklı olmaya başladı. Çalışan iş gücünün geliştirilmesi, eğitilmesi, deneyim kazandırılması yönünde yapılan tüm çalışmaların niteliği ve niceliği değişti ve yurt dışındaki uygulamaların Türk kültürü ile birleştirilerek yansımaları yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor.

Bahsettiğimiz ekol'ün son örnekleri; Yönetim şekillerindeki değişiklik, daha etkin yönetim modelleri, liderlik becerileri ve liderlik anlayışı ile geçmişe göre farklılık gösteriyor.

Baştaki ekole dahil olan çalışanların en önemli özelliği aidiyet duygusu, sadakat ve istikrar idi.

Stratejik Planlama, Stratejik Yönetim, İş Mükemmelliği Modeli, İnovasyon, Teknoloji, Yönetim Anlayışı, Değişime Uyum, Sürdürülebilir Büyüme ve Kalkınma Modeli, Yenilikçilik, Vizyon, İleriyi Görme,  Aktif Katılımcı Olma,  İnsan Kaynakları Etkin Uygulamaları ve Liderlerin Kişisel Özellikleri , Yetkinlikleri ve Bakış Açısı  ile yukarıda adı geçen gruplar; kendi ekolojik alt yapılarını ve kültürlerini oluşturmuşlar ve kendilerine özgü farklı ekoller yaratmışlardır.
Ayrıca kültür, sanat ve sosyal sorumluluk projeleri de yarattıkları  ve sürdürdükleri ekole her zaman destek vermiştir.

 

Ayşen Arıduru

Fortune Danışmanlık A.Ş.
Managing Partner