<%@LANGUAGE="VBSCRIPT" CODEPAGE="1254"%> Aile Şirketleri
Türkçe English

DERDİMİZ VERİMLİLİK

Ne güzel bir işimiz var.
Her gün işimize gelip gidiyoruz. Hatta işlerimize yetişemiyor da olabiliriz.

Ama karlılığımıza bakmaya bile tahammülümüz yok. Belki döviz kurlarına, belki piyasa şartlarına, ya da işletme giderlerine, hatta ulusal para politikamıza göre değişebiliyor karlılığımız. Ne kadar çalışırsak çalışalım, evdeki hesap çarşıya uymuyor.

Ne yapacağız?

Verimlilikle, karımızı yükseltmeye çabalamak her sektör için, önümüzde bizi zorlayan dev bir dosya.

Kısaca, verimli olmak; performans karlılığını yakalamak ve bunu sürdürmektir.
Yani sermayeden yemeyen bir iş yaparak artı değer üretmektir.

Sürdürülebilir karlılık için teknik olarak yapılandırılması gerekenler olduğu gibi, davranışsal olarak da yapılandırılması gerekenler vardır. Özellikle bu çağda artan rekabet dolayısıyla ve yükselen trend olan hizmet sektöründe, hizmetin en yüksek değerini yaratmak ve yaşatmak bazı unsurlar tarafından gerçekleşir.

Bir firmanın İnsan Kaynakları Ekibi, o firmada bulunan herkestir.
Dolayısıyla firmadaki herkesin performansı karlılık ile ilişkilidir.
360 derece performans dediğimiz kavram...Bu, çalışanın 24 saat çalışması demek değildir.
Sekiz saat çalışması ama o sekiz saatte performansının zaman kaçağı yapmamasıdır. Bu da çalışanın, çalışma sürecinin, fiziki ve davranışsal olarak en ince detayına kadar yapılandırmayı ve denetlemeyi gerektirir.

Bu nasıl olacak?
İş verenin, iş kurucunun, çalışanlarla uyumu diye genelleyebileceğim çok karmaşık ve değişenleri çok bir yapı.

Çünkü uyum; gözle görülür, elle tutulur, saklanabilir bir kavram değildir. AN'da üretilir. Uyumu yapılandırmak için duygusal zeka en etkili beyin alanımızdır.
Zaman içinde yol aldığından yaratıcılık gerektirir. Ani karar alma ve uygulama mekanizmaları duygusal zeka alanımızdadır. Verimlilik, doğru bilginin otomasyona bağlanmasını gerektirir. Otomasyonda yanlış bilgi veya eksik bilgi uyumu, dolayısıyla verimliliği engelleyen en önemli arızalardır.

Bilgi akışı verimliliğin en önemli yapı taşlarındandır.

İyi çalışan kurumsal yapılar bilgi akışına büyük yatırım yaparlar.

Bilgi akışı; doğru iş tanımı ve bu tanımın gereklerinin yapılıp yapılmadığının kontrolüdür.

Aynı zamanda görev tanımlarındaki değişimlerin doğru ve zamanında aktarımıdır. Aktarımlar yukarıdan aşağıya ilk çıkışlarını yapar, aşağıdan yukarı geri bildirimleri olarak dönerler.

Yöneticilik açısından 4 ayak diye tanımlanan

  • hedef
  • odaklanma
  • esneklik
  • hareket


tüm bu ayakların yapılanması ve yapının iletilmesidir.

Görüldüğü gibi verimliliğin kas gücüyle pek ilintisi yoktur.

HEDEF, dediğimiz kavram, durağan bir şey değildir, canlıdır, yaşar.
Örneğin; bir firmada, bu yıl 50 milyon dolar ciro yapalım,
bunun yüzde 30 u net kar olsun diye bir hedef koymuşsak; bu matematiksel hedefin, süreç aşaması davranışsaldır.

Matematik ve davranış ilişkisi çözüldü ve tüm planlama en ince ayrıntısıyla yapılandırıldı diyelim.
Ki bu kurumsal kimlik çalışmasının kendisidir.
Yani hedef, ideal durumdur. Şimdi bulunduğumuz yerle bu hedef arasındaki mesafe esas uğraş alanımızdır.

ODAKLANMA, ise her an değişen günlük hedeflerin ana hedef rotasında olup olmadığının analizidir.

ESNEKLİK, değişen günlük hedeflerin ana hedef açısından değişebilirliklerinin yapılandırılmasıdır.

HAREKET, hedef doğrultusunda alınmış kararları uygulamaktır.

VERİMLİLİK; bu yönetim ayaklarının ilgili birimlere ilgili olduğu dozda aktarımı ve denetimiyle gerçekleşir.

Performans - motivasyon döngüsü bir sonraki yazıya kaldı.

Hepinize dolgun hedefler ve bu hedeflere zamanında ulaşım diliyorum.

Sevgilerimle

Ayşegül Denizci
Fortune Danışmanlık